AMED – İlk kongresini yapan Mezopotamya Araştırmalar Federasyonu eşbaşkanlığı görevine Abdullah Sağır ile Perva İnal seçildi.
Mezopotamya İslami Araştırmalar Federasyonu, "Demokratik İslam'dan Barış ve Demokratik Topluma Doğru" şiarıyla 1'nci Olağan Kongresi konuşmalarla devam etti. Kongrede konuşan Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Milletvekili Hüda Kaya, toplumların kaderinin artık savaşlar, trajediler olmaması, inançların zulümlere bahane edilmemesi çağrısında bulundu.
Kökünden, ruhundan ahlaki temelinden koparılan inancın yozlaşmasının kaçınılmaz olduğunu söyleyen Hüda Kaya, şekilci ama vicdansız; dilde dinci ama pratikte adaletsiz bir toplum düzeninin oluşmasının mümkün olmadığını ifade etti. Hüda Kaya, "Biz buna itiraz etmek için dini, ahlaki ve adaleti yeniden aynı cümlede buluşturmak için bir araya geldik. Demokratik İslam dediğimiz şey bir etiket değil, bir ahlak iddiasıdır. İslam'ın özü birinin ötekine üstünlüğünü ilan etmesi değildir. Öz emanetin bilincidir. Emanet insan onuru, kula hakkı, dilin doğruluğu, gücün sınırlandırılması, adaletin herkese eşit işlemesidir. İnanç devletleştiğinde değil, vicdanla buluştuğunda hayat verir. Bugün insanlığın en büyük yarası şudur: Dini konuşurken adaleti susturmak, Allah adını anarken, kulların hakkını çiğnemek ve kula kulluk etmek, merhamet derken şiddetin yanında olmak. Biz, buna dindarlık değil, dincilik diyoruz, iktidarcı din diyoruz. Bu tam da din istismarcılığıdır. Barış yalnızca bir siyasi gündem maddesi değildir. Her şeyden önce ahlaki bir yükümlülüktür. Barış yenmek değil, iyileştirmektir; susmak değil, hakikati konuşmak demektir; unutmak değil, adaletle hatırlamak demektir" ifadelerini kullandı.
'KÜRT MESELESİ ETİKET MESELESİ DEĞİL'
Kürt sorununun çözümüne dair yürütülen sürece değinen Hüda Kaya, "Barış ilerlerken bile dili daraltan bir yaklaşım, meseleyi sadece güvenlik başlığına sıkıştıran, toplumsal boyutu örten bir dil kendini sürdürebiliyor. Burada çok net olmalıyız. Kürt meselesi bir etiket meselesi değildir. Bir halkın dili, kimliği, yerel demokrasi talepleri, eşit yurttaşlık hakları… Bunlar güvenlik parantezine alınarak değil, adalet parantezine alınarak çözülebilir" diye konuştu.
Hüda Kaya, barışın tüm herkesin sorumluluğunda olduğunu vurguladı.
'BARIŞI EN SAĞLAM KURAN KADINLARDIR'
Savaşın en büyük yükünü kaldıranın ve acıları çekenin kadınlar olmasının yanı sıra barış en sağlam kuranında kadınlar olduğuna vurgu yapan Hüda Kaya, "Kadınlar barışı yaşamın ta kendisi olarak bilmektedirler, barış olmazsa olmaz demektedirler. Kadınlar barışın kurucu öznesidir. Bugün barış konuşulacaksa kadınların sesi ek olarak değil, esas olarak kabul edilmelidir. Barış bize yukarıdan verilecek bir hediye de değildir. Barış, bizim en doğal hakkımızdır. İnancı ve kutsalı iktidarın sopası olmaktan çıkarmak zorundayız. Artık savaşlar değil, adalet konuşsun; trajediler değil, dayanışma büyüsün; korku değil, umut yürüsün. Allah hepimizi barışın öncü ve önderlerinden kılsın" şeklinde konuştu.
Burada söz alan siyasi parti ile sivil toplum örgütü temsilcileri, farklı inançlardan kesimlerde konuşmalarında kongreyi kutladı. Konuşmacılar Barış ve Demokratik Toplum Süreci'ne dikkat çekerek, başarıya ulaşması noktasında herkese sorumluluk düştüğünün mesajını verdi.
Konuşmaların ardından gidilen seçimle Mezopotamya Araştırmalar Federasyonu eşbaşkanlığı görevine Abdullah Sağır ile Perva İnal seçildi.
