Türkiye’de artan kadın ve çocuklara yönelik şiddet, cinsel istismar ve ölüm vakalarının sosyal ve siyasal nedenlerine dikkat çeken sosyolog Şeyda Arslantaş, “İdam yönündeki tartışmalar, yönetimin bakış açısıyla şekillendirdiği zihniyetin dışa vurmasıdır” dedi.
Haziran ayında 39 kadının öldürülmesinde kullanılan şiddet dilinin ve izlenen politikaların etkili olduğunu söyleyen KCDP Genel Sekreteri Fidan Ataselim, meclisin açılmasıyla birlikte hayata geçirilmeye çalışılan kimyasal hadım ve idam düzenlemesiyle toplumun öfkesinin istismar edildiğini belirtti.
Kadın Savunması çocuklara yönelik artan şiddet ve istismar vakalarına karşı idam ve hadımın çözüm olmadığını belirterek, koruyucu önlemler alınması çağrısında bulundu. Kadınlar, çocukların güvenliği için öneriler sundu.
HDP Maltepe İlçe Eşbaşkanı Müge Ataç, çocuk istismarı ve ölümlerine ilişkin “Cinsel şiddet toplumsal bir mesele olarak ele alınmalıdır” değerlendirmesinde bulundu.
TJA aktivisti Gülcihan Şimşek, meclisteki 3 partinin, kadına yönelik şiddet ve çocuk istismarına çözüm olacak zihinsel yapıya sahip olmadığını belirterek, sorunun çözümü için güçlü bir örgütlenme ağı ile toplumun değiştirilip dönüştürülmesi gerektiğini söyledi.
Devletin çocuğa yönelik istismar konusunda toplumu idam ve hadım tartışmalarına hapsetmeye çalıştığına vurgu yapan CHP Kadın ve Çocuk Hakları İzleme Komisyonu Başkanı Candan Yüceer, “İktidar idam diyorsa iyi niyeti yoktur” dedi.
İzmir’de çocuklara dönük istismarı protesto eden kadınlar, “Faili tanıyoruz” diyerek, “Çocuk istismarının araştırılması önergesini TBMM’de reddedenler, Eylül, Leyla ve daha nice çocuğun ölümünden sorumludur” vurgusu yaptı.
Çocuklara yönelik cinsel istismar vakalarının artmasıyla birlikte gündeme gelen idam tartışmalarının suni gündem olduğunu belirten Eğitim Sen Manisa Şubesi Kadın Sekreteri Ayşe Başaran, “İdamın olduğu dönemde istismar vakalarında ceza uygulanmadı” dedi.
HDP Kadın Meclisi 9 Temmuz’da bir araya geliyor. Meclis Sözcüsü Dilan Dirayet Taşdemir, “Toplantıda, AKP’nin kadın düşmanı politikalarını teşhir etme ve mücadeleyi yükseltme kararlılığımızı ortaya koyacağız” dedi.
Son dönemde artan çocuk istismarları ve kayıplara ilişkin açıklama yapan Ahtamara Kadın Platformu, "Mevcut cezaların bile uygulanmadığı bir durumda, hadım ya da idam gibi insanlık karşıtı cezalara başvurmak sorununun üzerini örtmekten başka bir işe yaramayacak" diye kaydetti.
Dersim’de çocuk istismarına karşı tek kişilik eylem yapan Serpil Duran, Türkiye’nin kadın ve çocuklar için güvenilir bir yer olmadığını belirterek, halkın bu tür olaylara karşı sokaklara dökülmesi gerektiğini söyledi.
Çocuk kayıpları ve öldürülmelerine tepki gösteren TJA, Çocuk Hakları Bakanlığı’nın kurularak etkin yasal düzenlemelerin yapılması gerektiğine dikkat çekti. TJA ayrıca, KHK’lerle kapatılan kadın ve çocuk kurumlarının derhal açılması gerektiğini vurguladı.
Dersim’de yaşayan kimya mühendisi Semra Yeşil, kentte yetişen doğal bitkilerden kozmetik ürünler üretmeye başladı. Doğanın ruhunu en iyi kadınların anladığını belirten Yeşil, bitkilerle kurdukları ilişkiyi üretime döktüklerini söyledi.
"Zöhre Ananın Yeri" ismi ile Antep’e özgü sıkma, gözleme ve ev ekmeği satan 75 yaşındaki Zöhre Köse, kadınların erkeğe bağımlı olmaktan kurtulması gerektiğini ifade ederek, “Kadınlar, evde oturmamalı” dedi.
Son günlerde yine artan çocuk istismarı ve ölümlerine ilişkin birçok merkezde açıklama yapan kadınlar örgütleri, “Susmayacağız çocuklarımızın sesi olacağız” dedi.