ANKARA - Abdullah Öcalan ve PKK’nin sorumluluklarını yerine getirdiğini belirten Ahmet Türk, "Devletin atacağı adımlar önemli. Bu sürecin kalıcı bir barışa dönüşmesini istiyorsa halkın beklentilerine yanıt verilmeli" diye kaydetti.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İmralı Heyeti üyesi Ahmet Türk, PKK'nin Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın "Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı" üzerine gerçekleştirdiği 12. Kongresi'nde alınan kararlara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
PKK’nin Kürtlerin yok sayıldığı bir dönemde ortaya çıktığını belirten Ahmet Türk, "Bir yerde, Kürtlerin varlığını ortaya koyacak bir gelişme olarak değerlendirmek lazım. O mücadele, o hareket Kürtlerin bir halk olduğu bilincini geliştirdi. Bu gerçeği asla unutmamak lazım. Uzun süre yaşanan acılı süreçlerden sonra, bugüne geldiğimizde artık sorunların demokrasi ile çözülme bilinci daha da gelişti. Sayın Öcalan şunu ifade etti: ‘Uzun süre mücadele ettik ama 1993 yılında barışçıl bir sürecin yaşanması için çaba gösterdik, olmadı. Ve biz 32 yıl aynı şeyleri tekrarlayarak zaman kaybettik.’ Her şeyi yeniden, süreçleri ve toplumdaki gelişmeleri değerlendirerek kararlar oluşturmak lazım” dedi.
DEMOKRATİK SİYASET VURGUSU
PKK’nin aldığı kararlarla demokratik siyasetin güçlenmesine katkı sağladığına işaret eden Türk, “Fesih kararı; demokratik siyasetin güçlenmesi ve Kürtlerin demokratik siyaset içinde halklarını aramasının yolunu açtı. Dünyada bunun örnekleri var. İrlanda’ya gittiğimizde şunu ifade ettiler; ‘Bizler uzun süre mücadele ettik ama sonuçta demokratik siyasetin bu sorunları çözmesi konusunda bütün yetkilerimizi devir ettik. Bu da barış antlaşmasını sağladı” diye belirtti.
‘ADIMLARIN ATILMASI GEREKİYOR’
Önümüzdeki dönemde herkese önemli görev ve sorumlulukların düştüğünü kaydeden Türk, demokratik bir Türkiye, demokratik bir cumhuriyet, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın koşullarının değişmesi, “umut hakkı”nın gündeme gelmesi ve Kürtlerin yıllarca süren hak ve özgürlük taleplerinin karşılanması konusunda adımların atılması gerektiğinin altını çizdi. Beklentinin de bu yönde olduğunu belirten Türk, “Eğer gerçekten demokratik bir Türkiye, bir hukuk devleti ve Kürtleri kucaklayacak bir siyaset oluşmazsa, bu durum toplumda güvensizliğin artmasına ve yeniden bir yarılmanın oluşmasına neden olabilir. Umut ediyoruz ki bu barış süreci, bu çözüm süreci; her kesimin barışa olan inancıyla hareket etmesi gerektiğini hatırlatır. Herkesin bu görev ve sorumluluğu yerine getirmesi gerekiyor” diye kaydetti.
‘DEVLETİN ORTAYA KOYACAĞI ADIMLAR ÖNEMLİ’
Çözümlerin tek taraflı olmadığını ifade eden Türk, yine barışın tek taraflı ortaya çıkmayacağını söyledi. Türk, "Tarafların samimi olması ve beklentilere yanıt verecek bir davranış içinde olmaları gerekiyor. Sayın Öcalan açıklamayı yaptı, o sorumluluğu, görevi yerine getirdi. PKK de bu karara uydu. Bu tarafta yapılacak bir şey yok. Ama devletin ortaya koyacağı veya atacağı adımlar önemli. Eğer bu sürecin kalıcı bir barışa dönüşmesini istiyorsa ve bu konuda samimiyse, toplumun ve halkın beklentilerine yanıt verecek bir tavır içinde olması gerekiyor" dedi.
Son dönemde iktidar kanadından yapılan açıklamalarda bir ciddiyet olsa da sonuç için yeterli olmadığına işaret eden Türk, “Halk, bu beklenti içinde. Halkla ve insanlarımızla yaptığımız görüşmelerde, ‘Acaba bugünkü devlet veya iktidar, gerçekten toplumun beklentilerine yanıt verecek adımlar atacak mı, atmayacak mı?’ diye soruyor. Biz iktidarın ve devletin samimiyetine inanmak, güvenmek istiyoruz. Beklentilerin önemli olduğunu hem hatırlatıyoruz hem de bu beklentilere yanıt verilmediği takdirde yeniden kaos ortamının doğabileceğini, o gerçeği de unutmamak gerektiğini söylüyoruz" diye belirtti.
'YASAL DÜZENLEMELER YAPILMALI'
Sürecin ilerleyebilmesi için yasal düzenlemelerin yapılmasının şart olduğunu kaydeden Türk, “Gruplar ile tekrardan görüşmeler olacak. Bütün siyasi partilerin katılacağı bir komisyonun Meclis’te olması gerekiyor. Meclis, bu konudaki yasal düzenlemeleri gündemine alması gerekiyor. Burada çözüm üretmesi gerekiyor. Hukuksuz bir şekilde cezaevinde tutulan binlerce insan var. Kürt inkarı üzerinden yürütülen siyaset yerine Kürtleri kucaklayacak bir siyasetin ortaya çıkacağı bazı düzenlemelerin yapılması gerekir” ifadesinde bulundu.
Önümüzdeki dönemde Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın şartları ve koşullarının değişmesi gerektiğini söyleyen Türk, “Abdullah Öcalan’ın bu konudaki düşünceleri zamanla topluma yansıtılacaktır ve ortam değişecektir. Ortam değiştiği takdirde Sayın Öcalan’ın da bazı sivil toplum örgütleriyle, bizlerle ve istedikleri kişilerle yapacağı görüşmeler sonucunda bir yol haritası da açık bir şekilde ortaya çıkacaktır. Kendisi de ifade etti: ‘Benim bilgi almam gerekiyor. Benim bazı görüşmeler yapmam gerekiyor,’ demişti. Bu süreçte bu yolun açılacağı, bu konudaki görüşmelerin olacağı ve bu konuda bir yol haritası ortaya çıkacağını düşünüyorum” dedi.
CHP’NİN DURUM VE TUTUMU
CHP’nin Kürt sorunun çözümüne dair süren tartışmalardaki tavrına ilişkin de konuşan Türk, “Sayın Özgür Özel ile yaptığımız görüşmelerde sonuna kadar bu süreci destek vereceğini ifade etmişti. Buna gönülden inandığını biliyoruz. Birçok görüşmeler yaptık. Rahatsız olduğum dönemde otele gelip beni ziyaret etti. Orada da uzun uzun sohbet ettik. Çok da ifade etmek de istemiyorum ama bazı o Kemalist kesimlerin bu süreçten rahatsız olduklarını biliyoruz, fark ediyoruz” dedi.
CHP’nin bu kesimlere karşı direnmesi gerektiğini de belirten Türk, şunları dile getirdi: “CHP bir bütün değil, farklı gruplarının olduğu biz geçmişten biliyoruz. Bir dönem o partinin içinde iken de gruplaşmaların yoğun olduğunu biliyorduk. Bugün halen o mantık devam ediyor. Ama Sayın Özel ve ekibinin samimi olduğuna da inanıyorum. Bu, bir Türkiye çözümü, bir barış projesidir. Herkesin katkı sunması, omuz vermesi gerekir. Tartışma ile bu süreci götürmeye çalışırsak bir yerde bu araba devrilir. Onun için bütün gruplar ile diyalog içinde olmamız, ziyaret ederek bu sürece destek vermeleri için çaba göstermemiz gerekir. İnanıyorum ki onlar da barış sürecine destek sunacaklardır.”
ORTADOĞU’DA DEMOKRATİK BİR GELECEK
“Hayallerin gerçekleşmesi çok güzel bir şeydir” diyen Türk sözlerini şöyle tamamladı: "Bir gün barışın bu topraklara geleceğine inanıyoruz. Ortadoğu önemli bir bölge. Birçok halkın birlikte yaşadığı ama sorunların olduğu bir bölge. Umut ediyorum ve inanıyorum ki, bugünkü barış projesi Ortadoğu’daki halklar için de önemli katkılar sunar. Beklentimiz budur. Kürtler ile demokratik bir gelecek için bir projeye destek vereceksiniz ama Türkiye dışındaki Kürtler de var, onları da kucaklamak lazım. Onların da hak ve özgürlüklerini savunmak gerekir. Türkiye’deki sorun çözülürse, demokratik bir Ortadoğu’nun var olmasına neden olur. Bugünkü barış sürecinin başarıya ulaşması, elbette ki etkisini Ortadoğu’ya yansıtır. Demokratik bir gelecek, kendilerine örnek olacaktır.”
MA / Mehmet Aslan