SEMSÛR - Sırrı Süreyya Önder’i anlatan kuzeni Cahit Önder, Abdullah Öcalan’ı ve arkadaşlarını 1976 yılında Semsûr’a geldiklerinde ilk karşılayan isimlerden birinin Önder olduğunu söyledi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Meclis Başkanvekili ve İmralı Heyeti üyesi Sırrı Süreyya Önder’in ailesinin memleketi Semsur'da kurduğu taziye 2'nci gününde sürüyor. Taziyeye kentte bulunan farklı kesimlerin ziyaretleri devam ediyor.
Taziyeleri kabul edenlerden Cahit Önder, kuzeni Sırrı Süreyya Önder’i anlattı.
Önder’in gençlik yıllarının geçtiği Semsûr’un aynı zamanda devrimci mücadeleyle tanıştığı yer olduğunu belirten Önder, “Adıyaman ilk defa devrimci mücadeleyle tanıştı. Burada hala onunla birlikte o dönemlerde mücadele eden arkadaşları var. 70’li yıllarda, Maraş Katliamı sürecinde, Kürt Hareketi’nin yeni geliştiği o dönemlerde… Mücadeleyle tanıştığı ve mücadeleyi yükselttiği kentimizde bugün taziyesini yapıyoruz. Semsûr halkı Önder’i bağrına bastı” dedi.
DEVRİMCİ AİLE GELENEĞİ
Ailesinin geçmişinden bu yana devrimci hareketler içerisinde yer aldığını söyleyen Önder, “Ailede bir devrimci gelenek damarı var. Babam Türkiye Öğretmenler Sendikası (TÖS) üyesiydi. Amcam yani Sırrı’nın babası Türkiye İşçi Partisi (TİP) üyesiydi. Adıyaman’da sol-sosyalist geleneğin temsilcileri olan bir ailenin mensubuyuz. Kürt hareketini daha sonradan tanıdık. Tanışma, karşılama oldu” ifadelerini kullandı.
KÜRT HALK ÖNDERİYLE İLK TANIŞMA
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ı ve arkadaşlarını 1976 yılında Semsûr’a ilk geldiklerinde karşılayan isimlerden birinin de Sırrı Süreyya Önder olduğunu söyleyen Önder, henüz 15 yaşlarında olan Önder’in Abdullah Öcalan ve yol arkadaşlarını Hasan Yorulmaz’ın yanına götürdüğünü anlattı. Önder, “Sırrı kendisi de bundan çokça bahsetmişti. Buraya geliyorlar. Bir arkadaşı soruyorlar. O da bu arkadaşı tanıyor. Onları yanına götürüyor. O zaman çok gençti” dedi.
‘BÜYÜK BİR SAHİPLENME VAR’
Önder’in gerek arkadaş çevresi, gerekse de okul çevresini mücadeleye başladığı ilk günden bu yana etkileyen bir insan olduğunu vurgulayan Önder, “Herkesi etkileyebilen bir yapısı vardı. Bugün hala o dönemdeki arkadaşlarıyla İstanbul’daki hastalığı sürecinde de, şimdi de hep bir aradaydık. Hepsi aradı. Yurtdışında ve sürgünde olanları da aradı. Şimdi de doğduğu büyüdüğü mücadeleye ilk adımlarını attığı kentte de büyük bir sahiplenme var” diye belirtti.
MA / Ceylan Şahinli