İSTANBUL- İstanbul Bölge İdare Mahkemesi Hakimi M.B.'nin eşi S.B.'nin yaklaşık 8 milyon TL'sini dolandıranlar bulunamayınca S.B.'nin kripto para satın aldığı şirketin yaklaşık 88 milyon TL'sine tedbir kararı konuldu.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İstanbul Bölge İdare Mahkemesi’nde görevli hakim M.B.'nin eşi S.B.'nin 7 milyon 304 bin 286 TL dolandırılması üzerine, S.B.'nin kripto para satın aldığı şirketin yaklaşık 88 milyon TL'sine tedbir kararı çıkartıldı. Savcılık, dolandırıcıların kripto para olarak ödeme istediği S.B.'nin kripto para satın aldığı Sayısal Devir Sistemi Yazılım Danışmanlık Bilgi Teknolojileri Ticaret Anonim Şirketi sahibi Amir Lacheheb ve şirket çalışanı 4 kişinin mallarına tedbir talebiyle İstanbul 3'üncü Sulh Ceza Hakimliği'ne başvuruda bulundu. Hakimlik, Başsavcılığın tedbir talebini 18 Aralık 2024'te karara bağlayarak, şirketin toplamda en az 2 milyon euro, yani yaklaşık 88 milyon 536 bin TL'sine tedbir kararı aldı.
Hakimlik, savcılığın talebi doğrultusunda Sayısal Devir Sistemi Yazılım Danışmanlık Bilgi Teknolojileri Ticaret Anonim Şirketi üzerine kayıtlı 1 Audi, 1 Skoda, 2 Honda, 1 Volkswagen, 1 Volvo marka araca, şirket üzerinde tapusu bulunan taşınmazlara, banka hesaplarına ve kripto paralar hakkında tedbir kararı verdi. Hakimlik, şirketin sahibi Amir Lacheheb'in üzerine kayıtlı İstanbul Sarıyer'de bulunan 2 daireye, 1 KTM marka araca, banka hesaplarına ve kripto varlık hesapları ile şirketin 4 çalışının banka hesaplarının ve kripto varlıkları hakkında da tedbir kararı verdi. Tedbir kararı verilen mülk ve banka hesapların toplam değeri ise en az 2 milyon eruo, yaklaşık 88 milyon 536 bin 800 TL değerinde.
'KUVVETLİ SUÇ ŞÜPHESİ' VURGUSU
Tedbir kararına karşı Lacheheb'in avukatı Ayşe Acinikli, İstanbul 3'üncü Sulh Ceza Hakimliği'ne 21 Mart'ta itirazda bulundu. İtiraz dilekçesinde, tedbir kararına karşı karşı daha önce başvuru yapıldığı ancak hakimliğin gerekçesiz şekilde ret cevabı verdiği belirtildi. Dilekçede, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) 128'inci maddesine göre "kuvvetli suç şüphesi" bulunması durumunda "el koyma" tedbirinin verilebileceği ifade edilerek, "Müvekkillerden Amir Lacheheb hem Sayısal Devir Sistemi Yazılım Danışmanlık Bilgi Teknolojileri Ticaret Anonim Şirketi'nin sahibi ve yetkilisi olduğu için dosyaya dahil edilmiştir. Dosyaya konu dolandırıcılıkta mağduru dolandıran gerçek kişiler tespit dahi edilememiştir. Bu kişiler, mağdurdan parayı Bitcoin alarak kendilerine göndermesini istemiş, mağdur bunu kabul etmiş ve gidip müvekkile ait şirket olan Sayısal Devir Sistemi Yazılım Danışmanlık Bilgi Teknolojileri Ticaret Anonim Şirketi'nden Bitcoin alarak dolandırıcılara göndermiştir. Yani, esasen ne müvekkil ne de müvekkilin firmasının dolandırıcılık suçuyla hiçbir şekilde alakası bulunmamaktadır. Müvekkil firma Bitcoin satmakta olup, Bitcoin almak isteyen bir kişiye Bitcoin satmıştır. Dosyada müvekkiller hakkında takipsizlik kararı verilmesi gerekirken müvekkillerin mal varlığına el konulması hem anlaşılmaz bir durum olup hem de hukuka aykırıdır" ifadelerine yer verildi.
'GAYRİMENKULLERDEN BİRİ DOLANDIRICILIK MİKTARININ 5 KATI'
Tedbir kararının şirketin lisanslı olmadığı gerekçesiyle verildiği anımsatılan dilekçede, Türkiye'de kripto mevzuatındaki eksikliklerin netleşmesi için 2 Temmuz 2024'te kanun çıkarıldığı ve bu kanun kapsamında şirketin gerekli yerlere başvuru yaptığı, bunun raporlarda da ortaya çıktığı ifade edildi. Tedbir kararı kapsamında çok fazla miktarda varlıklara tedbir amaçlı el koyma kararı verildiği belirtilen dilekçede, "Dolandırıcılığa konu suç miktarı 165.000 eurodur. Müvekkillerden Amir üzerine kayıtlı gayrimenkullerden sadece biri icradan satılsa bile dolandırıcılık miktarın en az beş katı değerindedir. İlgili gayrimenkuller İstanbul Sarıyer Ayazağa gibi deniz gören ve oldukça güzel bir semt olan Ulus'ta plaza içerisinde bulunan gayrimenkullerdir. Bu gayrimenkullerin oldukça değerli olduğu su götürmez bir gerçek olup, dolandırıcılık değerinden oldukça aşkın bir şekilde her iki gayrimenkule de el konulmuş olması yine kanuna aykırılık teşkil etmektedir" denildi.
Son olarak dilekçede, kararın usule ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek, kararın kaldırılması talebinde bulunuldu.
Hakimlik, hukuka aykırılık olmadığı iddiasıyla itirazın reddine karar verdi.
YARIN: 'Eşi hakim diye kanunların çiğnenmesi kabul edilemez'
MA / Ömer İbrahimoğlu