ŞIRNEX - Sokağa çıkma yasağında katledilen ve cenazesi buzdolabında saklanan Cemile Çağırga'nın annesi Emine Çağırga, “2 çocuğum ellerimde can verdi. Ancak ona rağmen barış diyorum. Süreçten umutluyuz ancak devlet adım atmalı" dedi.
Kürt sorununun demokratik çözümü için Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan öncülüğünde yürütülen sürece özellikle çocuklarını yitiren ailelerden destek gelmeye devam ediyor. Bu ailelerden biri de Şirnex'in Cizîr (Cizre) ilçesinde 4-12 Eylül 2015 tarihlerinde ilan edilen sokağa çıkma yasakları sürecinde keskin nişancılar tarafından katledilen ve cenazesi bozulmasın diye derin dondurucu bekletilen 10 yaşındaki Cemile Çağırga’nın ailesi. Cemile’nın yanı sıra 1992 yılında evlerine yapılan saldırıda çocuklarından Fatma Çağırga’yı (10) yitiren anne Emine Çağırga, yeni sürece dair değerlendirmelerde bulundu.
'DEVLET DE ADIM ATMALI’
Çözüm odaklı sürecin başlamasından memnun olduklarını belirten Emine Çağırga, “Uzun zaman Sayın Abdullah Öcalan'dan haber alamıyorduk, görüşmeler gerçekleştirilmiyordu. Gelişmeler sonrasında görüşmeler oldu. Bu bizi memnun etti ve bu süreci kabul ettik. Ancak artık devletin de adım atması gerekiyor. Süreci başarıya ulaştırmak için bir çabası yok. Başka yüreklerin yanmasını istemiyoruz. Devlet ailem ve yakınlarımdan 8 kişiyi katletti ancak ona rağmen ‘barış’ diyorum. Her annenin yüreği aynıdır. ‘Anne’ dediğinde akan sular durur. Bu nedenlerle cumhurbaşkan artık bir adım atması gerekiyor. Barış ve özgürlük olsun. Kimliğimiz, dilimiz serbest olsun. Cezaevindeki siyasi tutsakların bırakılması gerekiyor. Artık düşman gibi değil, kardeş gibi yaklaşmaları gerekiyor. Tam 50 yıldan fazladır anneler gözyaşı döküyor. Polis de gerilla da bizim çocuklarımız. Bu ülke ve topraklar hepimizin. Yaşadığımız acılara rağmen kabul ediyorsak onların da kabul etmesi gerekiyor" diye belirtti.
'ÖCALAN’IN KOŞULLARI DÜZELTİLMELİ’
Sürecin sağlıklı ilerleyebilmesi için Abdullah Öcalan'ın fiziki koşullarının düzeltilmesi gerektiğini dile getiren Emine Çağırga, "Cumhurbaşkanına iş düşüyor. Devlet Bahçeli 'Abdullah Öcalan Meclis’e gelip konuşsun' çağrısı yaptı. Ancak halen fiziki koşulları ne durumda bilmiyoruz. Bir adada esir bir şekilde tutuluyor. Meclis’e gelmesi ve hepimizin görmesi gerekiyor. İşte o zaman samimiyetlerine inanırız. Süreçten umutluyuz ancak çağrının üzerinden 2 ay geçti ancak halen somut bir adım atılmadı, PKK silahını bıraktı ancak devlet tarafından halen somut bir adım ve gelişme yok” dedi.
'BARIŞIMIZI BİZ YAPALIM'
Kürt halkının mücadelenin başından itibaren barış tarafı olduğunu söyleyen Emine Çağırga, şöyle devam etti: “İki kız çocuğum farklı tarihlerde devlet tarafından katledildi. Ellerimde can verdiler. Ancak ona rağmen barış diyorum. Cemile katledildiği günden beridir bu devlet bir kez aramadı, bir özür dilemedi, failler hesap vermedi. Ancak ona rağmen ‘barış’ diyorum. Kürt halkı üzerine düşeni yaptı. Adım atmayan hep devlet oldu. Onurluca bir adım atılsın. Kendi barışını kendisi yapsın. Niye başka bir ülke, ulus gelip bizim barışımızı yapsın? Kendimiz yapabiliriz. Devlet masaya otursun. Sayın Öcalan'ı Meclis’e getirsinler bütün dünya görsün ki gerçekten de Türkiye'nin Cumhurbaşkanı barış istiyor. Hangi yol hayırlı ise o yoldan ilerlemeleri gerekiyor. Bu sürecin muhatabı Sayın Öcalan'dır. O nedenle koşulları yaratılmalı ve Meclis’e gelip bizzat süreci yürütmelidir."
MA / Zeynep Durgut